Jump to content
Masatenisi.org Forum

Toranomon

Üyeler
  • İçerik sayısı

    219
  • Kayıt Tarihi

  • Son ziyaret

Toranomon kullanıcısının tüm içeriği

  1. Selam Dadanagast, Bu hafta çok yoğun bir porgram var önümde. Umarım haftasonuna doğru Nittaku'nun "Showroom"una (?) uğrayıp Violin'le ilgili detaylı bilgileri alabilirim. İnanması zor ama Nittaku'nun 3 katlı bir showroomu var. Biri robotlu toplam 8 masa bulunuyor showroomda. Yerel personele ilaveten, Çin milli takımının iki eski oyuncusu (biri bayan-pen, diğeri erkek-shake) da çalışıyor. Bunlar aynı zamanda ücretli ders de veriyorlar. Ürünler yüzde 10 indirimli. Potansiyel müşterilere arzuları doğrultusunda hazır veya isteğe göre hazırlanan kombi veya kombileri deneme imkanı sunuluyor. Violin'i, Waldner Senso Carbon'u ve yeni Hammond lastiği (Hammond-Pro Alpha) denemek için geçen kasımda bir kez uğramıştım. Hatırladığım tek şey, violinin inanılmaz hızı ve tok sesiydi. Bir de ben robota karşı oynamaya başladıktan kısa süre sonra salonda sessizlik olmuştu:) Aslında showrooma kendim için de uğramam gerekiyor. Çünkü elimde sıfır forhand lastiğim kalmadı ve pazar günü turnuvaya katılacağım. Her turnuva sabahı lastik yenilemek huy oldu bende:)
  2. Arkadaşlar o sap türüne burada (Japonya'da) "pistol" yani "tabanca" deniliyor. Turnuvalarda bu tür raketle oynayan bir kaç ouncuya rastladım fakat hiç maç yapma şansım olmadı. Ben onlara kovboy diyorum. Başparmakları sürekli horozda ve raketi yere dik konumda tuttukları için shoot-up rallileri ve karşı loop vuruşları gayet iyi başarıyorlar.
  3. Sosyoloji, modern toplumlarda sosyal statü ve gelir düzeyini belirleyen kavramların aile, sosyal çevre ve eğitim olduğunu öğretir. Milli piyango, sayısal gibi şans oyunlarından büyük ikramiye çıkması hariç, bu üç sosyolojik kavramın Türkiye koşullarındaki anlamının: miras, torpil ve iyi bir lisans (lisansüstü vs.) eğitimi olduğunu söylemek sanırım yanlış olmaz. Sevgili Çağdaş, eğer ilk iki araçtan en az birinden yoksunsan ve günün birinde büyük ikramiye vurmasını hayal edenlerden değilsen, Arsun'a kulak vermeni önerir, üniversite sınavında başarılar dilerim.
  4. Butterfly ürünleriyle ilgili bir uyarı da ben yapmak istiyorum. Yeni başlayan ve özellikle Tackiness D ve C almayı düşünen arkadaşlar dikkatli olsunlar. Bu ürünlerin lastikleri 40 mm topun özelliklerine göre yaklaşık iki yıl önce yeniden ayarlandı ve inceltildi. Ekrips ve Selvid için de aynı şeyler geçerli, üstelik Selvid'in üretimine son verildi. Eski ürün stokları mağazalarda yüzde 70'e varan indirimlerle satıldı. Hala satılmayıp da elde kalanlar olabilir. Aman dikkat edin. Bu durum, Tackiness vs. almayı düşünenlerin kafasını karıştırmasın. Çünkü bu lastiklerin yenilenmesi logolarına da yansıtıldı. Yapılması gereken basit, masatenisi.org'un ekipman bölümünden ITTF onaylı lastiklerin logolarını çek edin. Ertan Bey herşeyi düşünmüş değil mi?
  5. selam, iolite st olarak da uretiliyor hem de kalın 24 mm ve çok yumusak bir tahta. zaten butterfly'ın arylate-carbon tahtaları arasında sert olan sadece "schlager light" var. schlager carbon'la yasaka v stage 2.1 ve bryce 2.1 lastiklerle (hızlandırıcı zamksız) 10 dakika kadar oynadım, off tahta kullanmama rağmen bana çok hızlı gelmişti. yarı fiyatına nerede satıldığını bildirirsen hiç kaçırmam alırım. burada hala aynı fiyat ve rağbet görüyor. acaba tutmayan schlager light mı? nittaku violin'e gelince, geçen yılın eylül ayı sonunda piyasaya sunuldu. bildiğimiz müzik aleti viyolinin tahtasından üretiliyor ve kevlar kullanılıyor. çok değerli bir malzeme olduğu için fiyatı cok yuksek. yüzde 5 vergi dahil fiyatı 15.750 japon yeni, yaklaşık 140 abd doları. sert bir tahta ve avalox 700 serisinden daha hızlı olmasına rağmen kontrollü. her iki tarafında 2.1 hammond pro alfa lastik bulunan bir violinle 5 dakika kadar oynadım. aynı schlager tahta gibi o da çok hızlı geldi bana. ağırlığı 87 gram ve kafası kompakt ile regüler arası (156/149). biraz gergely-21'i andırıyor ama ondan daha hızlı. fl 22 mm (aynı iolite gibi) ve st 23 olarak üretiliyor. kolay gelsin.
  6. Iolite, Butterfly'ın yumuşak tahtaları arasında en hızlısı fakat her tahta gibi onun da spin özeliği sıfır:) Ancak, daha fazla hız arıyorsan sert tahtalara yönelmelisin. Nittaku Violin veya Butterfly Schlager Carbon olabilir mesela. Bu arada, Iolite'ın sapı da sorun yaratabilir. Düz saplısı (ST) biraz kalın 24 mm, kavislisi ise (FL) çok ama çok ince 22 mm. Bugüne kadar ST'de 22-23 mm veya FL'de-ANA-CON'da 24-25 mm saplı raketlerle oynadıysan Iolite"a alışmakta zorluk çekebilirsin.
  7. Haklısın, doğrudan 1000 gram ile başlıyor liste. Bunu en iyisi o alışveriş sitesine bir mail gönderip sormak. Eğer, 200 gram da olsa 1000 gram da olsa aynı posta ücreti alınıyorsa, o zaman dediğim gibi en iyisi bir kaç arkadaşın ortak sipariş yapması.
  8. Teşekkürler... Bir de, avatardan seçilebildiği kadarıyla loop tekniğinin hiç de fena görünmüyor :) Nazmi hocadan mı öğrendin yoksa?
  9. Yukarıdaki cümlenin virgülden sonraki bölümünde "tabii" ile "insanlar" kelimelerinin arasına "bazı" kelimesini unutmuşsun galiba :)
  10. Toranomon

    Aktif Olmayan Çok Üyemiz Var

    Katılmıyorum. Komik olmaz. Bu değerlendirmenizi tanıdıklarınız tarafından size atfedilen mütevazi kişiliğinize bağlıyorum. İlk anda aklıma gelen iki fikri belirteyim. 1- Üretken ve gayretli bir insansınız. Haber niteliği taşıyan yeni projelere imza attığınızda (bundan kuşkum yok), masatenisi.org ve forum deneyiminden de bahsedebilirsiniz. 2- Savaş Pravuştalı Bey ile elele verip Hürriyet gazetesi yazarı Sayın Yalçın Doğan'ın kapısını çalın. Yalçın Bey, masa tenisiyle son derece ilgilidir. Belki hatırlarsınız, bir süre önce Timo Boll'u anlatan bir yazı kaleme aldı. FBVMTD'nin ülke tanıtımına katkısını, masatetenisi.org ve forumun özelliklerini, ufka dair düşünce ve beklentilerinizi kendisiyle paylaşın. Yoğunlaştığı gündem dolayısıyla kendisi yazmasa dahi gazetenin ilgili bölümünün dikkatini çekebilir.
  11. Toranomon

    Aktif Olmayan Çok Üyemiz Var

    Forumun bugün aynı anda kullanıcı sayısı rekoru kırdığını görünce çok sevinmiştim. Ama, istatistikler bu sevincimin kısa sürmesine neden oldu. Ertan Bey, Masatenisi.org sitesinin Uluslararası Web Yöneticileri ve Tasarımcıları Derneği tarafından verilen yüksek prestijli Golden Web 2002-2003 Ödülünü kazandığı Türk basınında haber olarak yansıtıldı mı? Eğer henüz yansıtılmadıysa bu yönde çaba harcayın lütfen.
  12. Arkadaşlar size Japonya'daki bir alış veriş sitesinin adresini vermek istiyorum. http://www.iruiru.com/e/ Fiyatlar çok uygun. Bütün markalarda yüzde 20 indirim yapıyorlar. Posta ücreti de fena sayılmaz. Avrupa'ya oranla Türkiye'ye daha ucuz posta masrafı isteniyor. Birkaç arkadaş ortak sipariş verdiği takdirde gayet hesaplı bir alış veriş yapmak mümkün olur.
  13. Fenerbahçe'yi takdir etmemek elde değil. Miniklere yaptığı yatırım hertürlü övgüyü hak ediyor. FB Veteran Masa Tenisçiler Dermeği de ayrı bir değer. ITTF onaylı ululslararası turnava düzenleyerek ülke tanıtımına önemli katkıda bulunuyorlur. Ben şahsen 2005'teki turnuvalardan biri için şimdiden bulunduğum ülkede oynadığım kulübün mensuplarını ve diğer kulüplerden tanıdığım arkadaşları Türdkiye'ye davet ettim. Birçoğundan da olumlu yanıt aldım. FB'nin masa tenisi alanındaki bu anlamlı faaliyetleri nedenyile neredeyse GS'lilikten vazgeçeceğim yani. Arkadaşlar eskiden profesyonel futbol kulüplerinin en az beş amatör dalda faaliyet yapması yasal zorunluluktu. En masrafsız dal da masa tenisi olduğu için hemen her kulübün bir masa tenisi branşı olurdu. Bu tekrar gündeme getirilemez mi?
  14. masatenisi.org ve forumun Türkiye'de masa tenisinin gelişmesine katkıda bulunacak projeler üretme potansiyeline ve enerjisine sahip olduğunu düşünüyorum. Ülkemizde masa tenisinin durumu ve sorunları hepimizin malumu. Masa Tenisi Federasyonu Başkanı Sayın Oktay Çimen başta olmak üzere, bu sporun gelişmesi için tüm yetkili ve görevlilerin iyi niyetle ve azimle çalıştıklarına da inancım tam. Kendilerine bütçeden aktarılabilen sınırlı kaynakla ellerinden geleni yaptıkları kanısındayım. Pekiyi, bizler neler yapabiliriz? Yeni nesillere bu sporu nasıl sevdirebiliriz? Bu forumu haklı olarak izleme gereği duyan üretici firmaların Türkiye mümessilleri ticaret hacimlerini genişletme bağlamında ne tür hizmet ve sorumluluklar üslenebilirler? Örneğin, "sağlıklı toplum için her yaşta spor" söyleminden yola çıkarak, Sağlık Bakanlığı'nın halk sağlığından sorumlu birimi, yaşam sigortası şirketleri vb. resmi-sivil kurum ve kuruluşların işbirliği ve katkısıyla, kalıcı, sürdürülebilir ve uygun tesislerin oluşturulması ve tüm işlevlerinin organizasyonundan sorumlu bir "Rekrasyonel Masa Tenisi Federasyonu" kurulamaz mı? Sonuç itibariyle, spor yapan toplumun sağlık maliyeti düşük olur. Her yaşta insanın (körler dahil- 44 mm ve ses çıkaran toplarla-bedensel engellilerin büyük bölümünün) yapabileceği daha iyi ve daha düşük maliyetli bir spor bilmiyorum. Görüş ve önerilerinizi bekliyorum. Saygılarımla.
  15. Temizleme işleminden sonra lastiğin yüzeyinin hava ile temasının kesilmesi gerekiyor. Aksi halde oksitleniyor. Ayrıca, sudaki kireç de lastiği olumsuz etkiliyor. Eskiden (70'lerde) seninkine benzer yöntem kullanırdık. Kireç ihtiva etmeyen saf suyla (akümülatör suyu) nemlendirdiğimiz küçük bir pamukla lastiği silip kurutur ve nedendir bilmem ama mutlak bir koruyucu özelliği olduğunu sandığımız o "meşhur yeşil kağıdı" üzerine serip raket kabında muhafaza ederdik:) Ancak, daha önce tavsiye ettiğim gibi, köpükle temizlemek ve film tabakası ile kaplamak daha doğru ve daha ekonomik bir çözüm. Özelliği uzun süre korunabilen lastikle oynamak, hem oyunun istikrarlı bir gelişme kaydetmesine katkı yapar, hem de sıkça lastik yenileme ihtiyacı duyulmayacağı için bütçenin sağlığına fazla dokunmaz.
  16. Lastiği temizlemek kadar, temizlenmiş lastiği korumak da önemli. Benim önereceğim "ideal" çözüm şöyle: 1. Oynadıktan hemen sonra vakit geçirmeksizin köpük sıkın ve güderi ya da süngerle fazla bastırmadan lastiği temizleyin. 2. Kurumasını takiben mutlaka ve mutlaka bir tarafı yapışkan film kullanın. Film aynı lastik gibi, kare şeklinde satılıyor. Filmi, köpük tüpü veya lastik rulosu ile hava kabarcığı kalmayacak şekilde lastiğin üzerine yayın. 3. Bir makasla fazla bölümlerini lastiğinize göre kesin. (bu sadece bir defaya mahsus yapılması gereken bir işlem) 4. Oynayacağınız zaman raketin her iki tarafındaki filmleri çıkardıktan sonra, yapışkan yüzeyleri birbirine bakacak şekilde yapıştırarak raket kabınızda muhafaza edin. Böylece filmleri çok uzun süre kullanabilirsiniz. 5. Bazı filmleri, kazayla yere düşürdüğünüzde veya herhangi bir nedenle kirlettiğinizde çeşme suyunda ve sadece elinizle hafif oğuşturarak yıkamak da mümkün. Bu durumda yıkayın ve kurumasını bekleyin, ilk günkü gibi olacaktır. 6. İnce değil de kalın film tercih edin. (Nittaku Moristo Rubber Film) 7. Bu konuda son söz; lastiğin daha uzun ömürlü olması ve tertemiz bir lastikle oynamanın verdiği zevkle karşılaştırıldığında, köpük, güderi ve filmin maliyeti zarar değil de kar hanesine dahi yazılabilir.
  17. Toranomon

    Yeni Kural Önerisi

    Bu öneriyi mantıklı bulduğumu belirtmiştim. Bu kural benimsenirse, "serbest bırakma" servislerin önüne geçilebilir düşüncesindeyim. Çünkü bazı oyuncular kolunu kule gibi dikip topu yukarıya atmaksızın serbest düşmeye bırakıyor. Bu durumda top hem daha az süre izlenebiliyor hem de bırakıldığı noktadaki ivmesi "0" olduğu için raketle buluştuğu anki hızı düşük oluyor. Bu tür oyuncularla ara sıra müsabakalarda karşılaşıyorum ve her defasında tartışma yaşıyorum. Hakemler çoğu kez itirazımı haklı bulmakla birlikte, bazan topun yeterince mesafe katettiğini iddia edenlerle de karşılaşıyorum. Bunlara anlatamadığım ise, serbest bırakılan topun tam anlamıyla elden çıkmadığı ve sadece tek yönlü (aşağıya doğru) hareket ettiği. Yeni kural önerisiyle topun yukarıya doğru katetmesi gereken minimum mesafe hem garantiye alınabiler hem de daha kolay ölçülebilir düşüncesindeyim. Omuz altı-başüstü mesafesi, boyun bükülse dahi, file yüksekliğini aşmaya yeter sanırım.
  18. Toranomon

    Yeni Kural Önerisi

    Gayet mantıklı bir öneriye benziyor. Fakat bendeniz gibi 1.85 boyuna bakmadan masa tenisine sevdalananların vay haline. Çocukluğumdan bu yana kolları sarkık beli kambur dolaşıyorum ortalıkta
  19. Joola Tango Max veya (benim de kullandığım) Nittaku Hurricane III'ün lastiği Çin (DHS) fakat süngeri Japon olan versiyonunu öneririm. Joola Tango'nun süngeri gergin lastiği ise değil. Hızlandırıcı zamk önerilmiyor. Tackifire Special ile eşit derecede top tutabilen ve gergin olmayan bir lastiği var. Kullanımı Desto F3'e benziyor. Hız ve spin değerleri hemen hemen eşit. Fakat Desto F3'ten daha kontrollü ve dayanıklı. Nittaku Hurricane III'ün lastiği ise inanılmaz ölçüde yapışkan olduğu için spin değeri hız değerinin biraz üzerinde. Bol spinli servis üretmek çok kolay. Bol kesmeli topları açmak veya spinli hücum başlatmak da öyle. Kontrollü loop ve hızlı spin için ideal. Hafif zamk sürüldüğünde müthiş canlanıyor.
  20. Eskiden (20 yıl kadar önce) Karşıyaka kulübünde oynayan bir arkadaşımdan İzmir'de kuruluşlararası lig olduğunu ancak ildeki kulüp sayısının eskiye oranla maalesef azaldığını öğrenmiştim. İzmir'de masa tenisinin şimdiki durumunu anlatırken oldukça hüzünlendiğini ve eski günleri özlediğini hissetmiştim. Bir de çalışma ve maçlar için Atatürk Stadyumu'nun tribünlerinin altındaki bir salonun kullanıldığını söylemişti. Bu konuda en iyi bilgi Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü'nden ya da ildeki masa tenisi ajanından alınabilir.
  21. Toranomon

    Masa Tenisi Videolari

    Kesintisiz ve hızlı internet hattı olan arkadaşların aşağıdaki siteyi ziyaret etmelerini öneririm. Sözkonusu site, Japonya'daki bir uydu kanalına ait. Sadece masa tenisi ve badminton programları yayınlanıyor. Türkiye ile Japonya arasındaki saat farkı şu anda 7, nisan-kasım döneminde ise 6. www.sc-tabletennis.com
  22. Tsubasa, Kullandığın "matrikste olduğu gibi" analoğuna şapka çıkarıyorum. Ulaşılması gereken konsantrasyon ve özgüven düzeyi bundan daha güzel ifade edilemezdi. Müsaade varsa kıssadan-hisse babında kısa bir öykü aktarayım. "Oldukça varsıl bir adamın, evlilik yıldönümü vesilesiyle karısına aldığı irice bir elmas parçasını kolye olacak şekilde ortasından deldirmek amacıyla çalmadığı tornacı kapısı kalmamış. En tecrübeli torna ustaları dahi böylesine değerli bir taşı zarar vermeden delme cesareti gösterememiş. Atelyelerin mesai saati dolmak üzereyken son şansını kullanmak üzere girdiği küçük bir atelyenin sahibine arzusunu belirtip, gün boyunca başından geçenleri özetlemiş. O sırada, aynı zamanda atelye sahibinin oğlu olan küçük bir çırak, tespih yapmak amacıyla torna makinasında onlarca zeytin çekirdeğini büyük bir ciddiyet ve hünerle delmekle meşgulmuş. Bu, her paydos zamanında ustasından boşalan torna makinasında geçirdiği en keyifli oyun anlarından biriymiş. Babası adamın elinden aldığı elması çırağa fırlatıp, "Bunu da del" demiş. Çırak, babasının fırlattığı elması kaptığı gibi hiç tereddüt etmeden torna makinasına bağlayıp "zeytin çekirdeğini" deldiği gibi delivermiş."
  23. Parade, "Topa bakmanın yararı nedir?" soruna teşekkür ederim. Esasen bu sorunun yanıtı, Tsubasa'nın 17.01.2004 tarihli mesajında ayrıntılı bir şekilde verilmiş durumda. Benim, "Öncelikle tek rakibinizin TOP olduğunu temel ilke edinin. Rakibinizin değil, gönderdiği topun hareketini izleyin ve bunu yaparken, gözlerinizi bir an olsun toptan ayırmayın" ifadelerini de içeren mesajımda altını çizmek istediğim hususlar ise KONSANTRASYON ve ÖZGÜVEN'di. Mesajın adresi de belliydi... Sonsüvari gibi "oyununun iyi olduğunu düşünen fakat etkili servis atan kişilere karşı sıkıntı yaşayan" arkadaşlar. Servis atma-karşılama sorununun çözümünde çok çalışma ve tecrübenin yanı sıra, yüksek konsantrasyon ve özgüven de önem arzediyor. Öz itibariyle, servisi doğru kavramaya çalışmak ve en iyi nasıl karşılanması gerektiğine hızlı karar verdikten sonra yapılması gerekeni yapmakta teredüt etmemek gerektiği kanısındayım. Sanırım bunu biraz açmamda fayda var. Daha önce de belirttiğim gibi, yeni servis atma kuralları çerçevesinde raketin topla temas ettiği an, artık serbest el veya vücut tarafından gizlenemiyor. Bu, servis atanın serbest elinden yukarıya fırlatılmasından, servis karşılayanın karşılama anına kadar TOPun daha fazla ZAMAN süresince görünebilir, dolayısıyla da daha yüksek oranda tahmin edilebilir olmasına imkan tanıyor. Son derece hızlı oynanan bu oyun, göz-beyin-bedensel refleks koordinayonunun da son derece hızlı çalışmasını zorunlu kılıyor. GÖZ'den aldığı veriler sağlıklı ve yeterli olmadığı takdirde BEYİN vücuda sağlıklı emir veremez. Bu işin fizyolojik yanı. Bundan sonraki aşama ise psikolojik. Bu aşamada da ÖZGÜVEN öne çıkıyor. Çoğu iyi oyuncu resmi müsabakalarda, özellikle de önemli olduğunu düşündüğü isimlere karşı oynarken normal oyununu oynayamaz, antrenmanda çok rahatlıkla yaptığı vuruşları dahi yapamaz. Bu ve benzeri durumlarda psikolojik baskıdan sıyrılmanın en iyi yolu her türlü dış etkenden sıyrılıp sadece TOPa konsantre olmaktır. Rakip kim olursa olsun, önemli olan; gelen topun hızını-yönünü-içerdiği spini vs. kavramak, doğru pozisyonda yakalamak ve kapasitenin elverdiği maksimum tepkiyi göstermeye gayret etmektir. Bu yüzden, yabileceğimizden emin olduğumuz en mükemmel etkili vuruşu yapmakta tereddüt etmemeli ve gerçek oyunumuzu oynamaya çalışmalıyız diye düşünüyorum. Özür dilerim, çok uzattım. Doğrudan ilişkisi yok ama söz buraya gelmişken değinmeden geçemeyeceğim. Kendimizden çok zayıf oyuncularla oynarken de gerçek oyunumuzu oynamaya çalışmalıyız. Rakibe, ciddiye alınmadığı duygusu yaşatmaktansa, gerçek oyununuzu oynayıp farklı skorlarla yenmenin daha saygın ve öğretici olduğuna inanıyorum. Bol pinponlu günler dileğiyle.
  24. Sevgili Parade, O eskidendi ve çok etkiliydi. Raketin topla temasının görünmesini engellemeyi men eden yeni servis kuralları ve kısmen de topun çapının 40 mm'ye yükseltilmesi nedeniyle sürtünme katsayısındaki değişiklikten kaynaklanan hız ve spin miktarı kaybı, serviste topların metrelerce yükseklere atılmasını anlamsızlaştırdı. Bu tür servis kullanan üst düzey oyuncu sayısı da hayli azalmış durumda.
  25. Bence ferdi maçlarda kısa-uzun ve spinli spinsiz her türlü servis, farklı yönlere hızlı bir şekilde ve üçüncü top için en uygun pozisyon alınacak şekilde denenmelidir. Farklı hız ve spin içeren servislerin, aynı vücut-kol-bilek kombinasyonu hareketiyle üretildiği imajı verebilmek de son derece önemli. Bir de aynı servisi arka arkaya atıp rakibinizi alıştırmamak gerekiyor. Servisinizi karşılama ya da size kolay atak yapabileceğiniz üçüncü top şansı vermeme konusunda zorlanan rakibiniz karşısında üstün bir maç çıkarmanız zor olmayacaktır. Ancak, üst düzey rakiplere karşı, servisiniz ne kadar etkili ve çeşitli olursa olsun maçı kazanmanız için yeterli değildir. Bu tür oyuncular, etkili olduğunu düşündüğünüz servislerinizi sizi zor pozisyonlara sokacak şekilde karşılamakta ve hatta servisinize hücum etmekte zorlanmazlar. Üst düzey oyuncuların, servis vuruşuyla topa yüklenen enerji (hız-yön-spin) miktarını doğru tahmin edebilme ve algılama sezisi yüksektir. Bu tür oyunculara karşı mücadele ederken, üçüncü top için alacağınız hazır pozisyonunu, sürprizleri de gözönüne alarak daha dikkatli ve süratli yapmanız gerekmektedir. Masa üzerinde birden fazla zıplayabilecek kısalıkta ve bol enerji yüklenmiş servislerin daha ziyade çift maçlarda kullanılmasının yararlı olacağı kanısındayım. Partneriniz iyi forhand servis atabilen bir solaksa durum değişebilir. Tekrar kısa servise dönelim. Bildiğiniz gibi çiftlerde servis atarken masanın sağ yarısını kullanmak, topu da masanın karşıdaki sol yarısına göndermek zorundasınız. Bu, servis karşılayanın avantajına bir kuraldır. Topun gidebileceği genişlik yüzde 50 azalmıştır. Bu nedenle, uzun servis rakibinizin hücum şansını kuvvetlendirecektir. Anlaşılması son derece zor servisleri karşılamakta zorlanan arkadaşlara öneride bulunmam gerekirse, şunları söyleyebilirim: - Öncelikle tek rakibinizin TOP olduğunu temel ilke edinin. Rakibinizin değil, gönderdiği topun hareketini izleyin ve bunu yaparken, gözlerinizi bir an olsun toptan ayırmayın. - Tıpkı, bir hentbol kalecisinin rakip takımın ceza sahası dışındaki her paslaşmasında kale açısını değiştirdiği gibi, siz de hazır pozisyonunuzu rakibinizin servis atacağı açıya göre ayarlayın. - Vücudunuzun esnek ve rahat olmasına, ağırlığı ayak parmak uçlarınıza yüklemeye ve özellikle de bileğinizin rahat olmasına dikkat edin. - Kalbinize (kendinize) güvenin. - Her vuruş için olduğu gibi, servis atma-karşılamaya da hak ettiği çalışma zamanını mutlaka ayırın. Sevgiyle,
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgi

Bu sitede size daha iyi yardımcı olabilmek için çerezler kullanılır. Çerez ayarlarınızı buradan yapabilirsiniz, veya devam ederseniz çerez kullanımını kabul etmiş sayılırsınız..