Jump to content
Masatenisi.org Forum

fatih ökten

Üyeler
  • İçerik sayısı

    211
  • Kayıt Tarihi

  • Son ziyaret

  • Kazandığı gün sayısı

    32

fatih ökten kullanıcısının tüm içeriği

  1. fatih ökten

    Raketi Yağlamak !

    sonuna kadar katılıyorum swan a. birçok oyuncu,başkalarının tahta ve lastiklerine bakarak,kendince onlardan geri kalmamak için özellikle çok güçlü tahtalara yöneliyorlar.OFF kategorisinde bir tahtayla hakkını vererek oynuyor olmak demek, daha kısa topla temas süresinde büyük işler başarıyor olmak demek.bu da üst düzey lig oyuncu olmak demek.maşallah millet ofansif, herkes orta mesafeden etkili power looplarla hücum ediyor. bazen de off+ roketleriyle uçan isimsiz kahramanlar oluyor.gelin görün ki gerçekte durum farklı.elbette farklı tahta ve lastikler denenebilir ama özellikle bir maçta,bir oyuncu kapasitesinin üzerinde bir raket kullanıyorsa zaten bu da hemen belli oluyor.(özelikle "ne oldu tahtaya,niye bloklar masaya bulmuyor! neden şutlar dışarı çıkıyor!" laflarının çok tekrarlanmasından anlayabilirsiniz).herkes tabii ki neyi seviyorsa o şekilde oynayabilir,amacım sadece kendimizi ve özelliklerimizi bilmemek veya fazla abarttığımızı belirtmek. zeytinyağı hakkında bir söz vardır: saf zeytinyağı bulursan kap,ozonlusunu havada kap!" . her derdevadır.demek masa tenisi lastiğine de faydalıymış. belli zaman aralıklarında küçük parçalar halinde sürerim. ben de wd-40 isimli yağlayıcıyı tavsiye ediyorum.özellikle üstü çok kirli olan,yapışkan artığı olan lastiklere sürülebilir. ama direk lastiğe değil,bir bez parçasına ve oradan da lastiğe.mümkünse tahtadan çıkarılmış bir lastiğe.wd-40 çok maksatlı bir kullanıcı ve neredeyse herşeye yarıyor.bir tek kahve yapamıyor diyebiliriz.ama lastiğin süngerinin tahta ile temas ettiği yerlere kaçırmayın,yapıştırıcıları söker bir de falco life expander ve revolution no:3 cleaner&rejuvanator isimli,masa tenisi lastikleri için yapılmış ürünler var.bunlar da hem temizliyor hem de lastiği bir miktar yeniliyor,ömrünü uzatıyor.
  2. sağolun. oyun seviyesi olarak burada benden çok daha iyi ve üst düzey olanlar vardır.kendi bilgi ve beceri seviyemde nasıl bir yardım istiyorsanız tavsiyelerimi söylerim.
  3. ben de kendimce bir açıklama yapayım. yavaş olan raketler: oldukça yumuşak ve esnektir. ağırlık sizi yanıltmasın.şu an kullandığım el yapımı balso carbo 5x tarzı kompozit tahtam 78 gr ama OFF klasmanına çok yakın. yumuşaklık dokunuşla,(üst katmana topla temasta elde edilen hisle. soft-hard))ve esneklik vuruş sırasında tahtanın verdiği tepkiyle ilgilidir(flexible-stiff.yani esnek-katı).bizim masa tenisi satış sitelerinde sertlik: orta dediğinde aslında sadece hissi belirtiyorlar.esneklikle ilgili bir bilgi vermiyorlar. def ve all özellikteki tahtalarda topun tahtaya temasını çok kolay hissedersiniz.topun tahtada kalış süresi de çok uzundur.şutları,öldürücü vuruşları kuvvetleri fazla değildir,ama bu seviyede zaten önemli olan da bu değildir. böylece eğitimlerinizi çok rahat yaparsınız. diyelim ki böyle birşey yapmadınız.üst düzey oyuncu olmadığınız halde tutup çok iyi diye stiga rosewood 5 aldınız. spin çekmeye kalktınız.daha hareketinizi tamamlamadan top çoktan karşıya geçer,hatta geri döner. ya da blok yapmaya kalktınız,daha el-bilek açınızı ayarlayamadan top uçmuuuuş gitmiş.kesmeye kalksanız havaya kalkar... göreceli olarak yumuşak ve esnek (yine de çok esnek olmaz) yumuşak (ve esnek) tahtalar genelde defans,all klasmanı,all+ off- arası ve off- klasmanıdır. peki OFF klasmanında tahta var mı? var. özellikle butterfly bu konuda çok usta. innerforce zlf (benim bir gün kullanmayı hayal ettiğim,benim için ötesi olmaya tahta), viscaria,zhang jike bu tür tahtalardandır. ama elinizi para olarak yakar :) tahtaların ağırlığı da biraz da yaş,oyunculuk yaşı ve kol gücüyle ilgili. kimisi 90 gr isterken ben 84 gr dan daha ağır bir tahta kullanmak istemem.hatta 84 gr tahta kullanırken daha hafif lastik kullanmaya çalışırım veya lastikleri biraz daha küçük keserim :) esnek tahtalar esnerken titreşim de yapar.birçok oyuncu bundan şikayetçi olurken,bir bölümü bu titreşimleri faydalı bulur.çünkü hareketi tahtanın neresinden yaptığınızın geri beslemesini size verir.ama güçleri de sınırlıdır. yumuşak (ve esnek) tahtalar genelde defans,all klasmanı,all+ off- arası ve off- klasmanıdır. all,all+ ve tam ağaç bir tahta ile çalışmalara başlanması uygundur.sonrasında (1-3 yıl sonrası) off- bir tahtaya ve nihai olarak OFF bir tahtaya geçilebilir. (5-10 yıllık bir dilim). bir noktaya geldiğinde oyuncunun tam ağaç veya kompozit madde tahta mı kullancağına karar vermesi gerekiyor. aynı anda birkaç tahta ve lastik düzenli olarak kullanılabilir mi?çok uygun birşey değil.çünkü el-bilek hangi tahta ve lastik hissini hafızaya alacak?belki benzer özellikte olursalar, birkaç yıllık tecrübeli bir oyuncu olunca evet olabilir.mesela lastik sertliği birbirine yakın iki farklı lastik aynı veya benzer iki tahtada kullanmak olabilir ama biri sert bir orta sertlikteki iki lastiği, iki farklı histeki tahtayla farklı iki kombo yapmak oyununuzu geriletir. exquero 23, açtığı forum konularından anladığım kadarıyla dar bütçeyle güzel şeyler yapmaya istiyor. bazı noktalara katılıyorum ama yinhe nin lastik kalitesi iyi değil.(en azından bana göre.birkaç tane lastiğini denedim ve tamamen beginner ın beginner ı) palio yinheden daha başarıl ürünler sunuyor ve yinhe mercury ye verilecek parayla daha güzel şeyler alınabilir. ama bu iki markanın da kalitesi bir yere kadar. öte yandan bir oyuncunun ilk 3 yıllık gelişiminde çok faydalılar. ilk kombolarını yapacaklar için palio-yinhe-friendship 729 (ritc)-huaurite-sanwei-dawei-reactor-globe-gambler markaları kullanmak maddi külfetin azalmasını sağlayacaktır. bu düşüncelerimi uygun bulmayan olabilir.bunlar tamamen benim kişisel düşüncelerim.rıdvan bey in de aynı paralelde faklı bir düşüncesi var;sporcuyu defans tahtasıyla başlatmak. böylece en yumuşak seviyeden başlanmış oluyor. bence bunun bir faydası da, oyuncunun hangi oyun tipine daha istekli ve eğitime yatkın olduğunu da görmeyi sağlamasıdır.ofansif bir oyuncu off tahtaya kadar giderken allroun bir oyuncu all+ veya off- bir tahtada kalır.defansif bir oyuncu da def ile all+ civarı bir yede. profesyonel antrenörler de farklı farklı düşünüyordur.yorumlarını bilmek isterdim.bence bu tür bilgilerin paylaşılması yılların boşa harcanmasının önüne geçmiş olurken, kendi liglerimizin kralı olmak yerine ma long,timo boll kadar olmasa da micheal maze,marcos freitas,emmanuel lebasson,adrian crissan,panagiotis gionis gibi oyuncuların yetişmesine bir nebze de olsa yardımcı olur. şu an direk marka model söylemek istemiyorum.çünkü bu kişisel bir tercih olacaktır. gerekirse onu da yaparım, şayet forumu açan arkadaş sorarsa.
  4. estağfirullah.yayınladıktan sonra arşivlere baktım. o kadar yıldır site aktif,ama bu tür değerlendirme yazılarının olmaması garibime gitti.(ilginçtir, bir tane gördüm. o da Bilal OLGUN'un yine Akça 5 yorumuydu) demek ki, oyuncular devamlı bir antrenman,devamlı bir meşguliyet içerisinde. ya da kimse bu tür bilgileri pahalı olacağı düşüncesiyle paylaşmak istemiyor. bazıları kendince "iyi,kötü,hızlı,sert" şeklinde sorulan lastik ve tahta sorularına cevap veriyor ama kafada birşeyler oluşturmaktan uzak.inşallah oyun ve ekipman bilgisi benden çok daha iyiler de bu konunun üstüne eğilirler.
  5. burnunun tam ucunda; Rıdvan Akça V. Rıdvan bey tevazu yapmış da söylememiş. Clipper da elbette bir efsane ama önce Akça V i 1-2 sene kullanmanı,sonra Clipper ı öneririm. al sana bir de Akça V in hakkında yayınlanan bir yorumu yollıyım. http://www.masatenisi.org/forums/topic/16781-rydvan-akcaadhac-v-akca-v/
  6. Merhaba.bundan 2 iki hafta Rıdvan ŞAHİN'in el yapımı tahtalarından birini aldım.sonunda yaklaşık 2.5 saat denemeye fırsatım oldu.üst düzey bir lig oyuncusu değilim.bununla beraber tahta hakkındaki deneyimlerimi paylaşmak istiyorum kullanılan lastikler: fh dhs neo sklyine 2 tg2, bh bomb mopha pro tension Genel: Akça V, 5 katmanlı,karbonsuz,akçaağaçtan (mapplewood) yapılmış bir tahta. 6mm kalınlığında ve benim tahtanın ağırlığı 84.2 gr.konkav saplı.OFF- klasmanında.tahta bana vernikli olarak geldi.tahtanın yüzey işçiliği zarif.sanırım hissinin kaliteli oluşu bundan kaynaklanıyor.tahtanın en zayıf yönü (ki bu yapımcısının ilk serisi olduğundan ve marangozluktan gelme bir tahta yapımcısı olmadığından) ince işçiliği.özellikle tablanın kenarlarında ve sap üzerinde biraz acemilik var bence.sapta fazla olmasa da,biraz fazla vernik hissi var.tahtanın yapımcı Rıdvan ŞAHİN'le konuştuğumda hassas su zımparasıyla,çok yavaş bir şekilde,tatlı bir şekilde ovarsam fazlalığı alabileceğimi söyledi.bir de sap biraz elime kalın geldi. bunlar dışında görünüşle ilgili bir başka menfi birşey yok. His: Çok net bir hissi var.titreşimi de fazla değil.(senso carbon a göre az, butterfly viscaria dan biraz fazla) orta sertlikta ama dokunuş göreceli olarak yumuşak diyebilirim.ayrıca tahta topu fazla zıplatmıyor. Gerek lastiksiz gerekse de lastikli, çok tok bir ses veriyor.topla temas süresi de oldukça yüksek. Hız: off- ile off arasında, off- ye çok daha yakın.yani klasik off- den biraz daha hızlı.avalox p700 ile p500 arasında,p500den biraz daha hızlı. masa üstünde çok iyi ve orta mesafede de (masadan 2-4 metrelik bölümde) gücünden pek birşey kaybetmiyor,oldukça tatminkar. Kontrol: Kontrol bol.şut,kesme,spin; hepsini büyük bir yüzdeyle karşıya yollayabiliyorsunuz.hataları affeden bir oyun tarzı var. Tahtanın yeterince hızlıdan daha hızlı olmamasının da bunda payı büyük. Servis: Topla temas süresinin yüksek olmasından ve net top hissinden dolayı bol kesikli ve falsolu servisler yollayabiliyorsunuz. Özellikle kısa servisler çok başarılı. topun fileyi aştıktan sonra geri geldiği ghost servisleri çalışırken daha başarılı olduğumu farkettim. bunun bir sebebi de tahtanın olması gerektiği kadardan fazla hızlı olmayışı.bu durum topla temas süresini de arttırıyor. Şut: yeteri kadar hızlı vurulduğunda şutlar iyi.ama tahtanın hızından dolayı bu özellik haliyle orta halli.hızlı lastiklerle daha iyi sonuç alınabilir. Spin: Temas süresinin uzunluğu sayesinde, spin amaçlı üretilmiş tahtalar kadar iyi spinler çekebiliyorsunuz.lastikler yanıyor adeta.fırçalamşar da çok rahat yapılıyor. beni en çok memnun eden özellik bu oldu. Kesik: Zıplak bir tahta olmadığı için gelen kesik ve falsoların etkisi oldukça az.ayrıca bol kontrol sayesinde topu fazla yukarı kaldırmadan ve rahatça kesikler yollayabiliyorsunz Blok: zıplak bir tahta olmamasının burada da faydası görülüyor.bloklar çok rahat. bloğa yönelik oyuncular için yapılmış adeta.tahtada en beğendiğim ikinci husus bu oldu. Akranlarıyla karşılaştırılırsa: ilk olarak malzemesinden dolayı akla, stiga mapplewood V olacaktır. Akça V, Stiga akranından kesinlikle daha yavaş ve daha yumuşak bir tahta. Onun yerine,aslinda Akça V i Avalox p500 ile karşılaştırmak daha doğru olacaktır. his ve hız olarak avalox p500 e benziyor, az daha hızlısı. Sonuç: Antrenman sırasında yüksek kontrol ve temas süresinden dolayı spinlerimin ve servislerimin daha fazla falso aldığını,blokları ve kesmeleri çok daha rahat yaptığımı farkettim. tahta kısa mesafede çok becerikli ve orta mesafede de gücünden fazla birşey yitirmiyor.2.5 saat lik antrenman sonunda kolum biraz yoruldu.bunun sebebi asıl kullandığım tahtamın 78gr olması.istenirse donic acuda-coppa serisi,yasaka rakza 9,tenergy 80 gibi yüksek hızlı lastiklerle hız daha da arttırılabilir.(hali hazırdaki tahtamın daha hafif olmasından dolayı lastik olarak hızlı ama hafif lastik takacağım.fh için andro rasant veya xiom IV Europe kullanmayı düşünüyorum bh için de yumuşak bir lastik takacağım.) Bu tahtanın kalite olarak ünlü markalardan bir eksiği yok.tahtanın oyun özelliğinden öte en güçlü yanı, bir Türk tarafından yapılmış olması. sitede tahtanın tanıtımını gördüğümde,biraz araştırdım ve almaya karar verdim. stiga clipper veya avalox p700 almayı düşünürken bunu aldım ve bu tahtayla oynamak gerçekten keyif veriyor.biraz da Özde Milliyetçiliğim ağır bastı aldığım kararda.Yurdum insanının birşeye hakiki emek verdiğini görünce almaya karar verdim. butterfly,stiga gibi markalar elbette rüşdünü ispatlamış kurumlar.ama Rıdvan Akça V in benim için önemi çok büyük. 20-30 yıl sonra bile hala saklayacağım bir tahta olacak. saygılarımla. EK:sapıyla ve tahtanın ağırlığıyla ilgili olarak rıdvan beyden değişiklik yapması için gönderdim ve istediğim değişiklikleri aynen yaptı.müşteri hizmetlerine de 10 puan veriyorum.
  7. bir ara nittaku hurricane h3 (Dhs Kyouhyou 3 JS olarak da bilinir) ü merak edip biraz araştırmıştım.çeşitli yabancı sitelerden daha önceden okuduğum kadarıyla fark çin ve japon süngerleri. nittaku japon süngerini çin lastiğinin üst katmanına yapıştırıyor.daha yumuşak,daha avrupai ve biraz daha kaliteli.bununla beraber;dhs in sadece milli takım için ürettiği ve ma long/liqin/jike/xu xin in tahtasından söküp almadıkça orjinalini bulmanızın imkansız olduğu NATIONAL serileri hariç.
  8. bir gün ma long da doğru yolu bulacak ve pütür felsefesini tekrar keşfedecek.onun arkasından önce çinli hemşerileri,sonra avrupalılar lastiklerini değiştirerek pütüre geçecekler ve herkesi, pütüre geçmeleri için çağrıda bulunacaklar,pütürün faziletlerini anlatacaklar.
  9. ma long bu lafı nedense hiç timo boll a söylemiyor.(belki xu xin e kaybedince söylüyor olabilir). yalnız konu masa tenisi hakkında özlü sözlerdi galiba.bu özlü söz de masa tenisini tarif edecek bir laf olmalıydı.senin dediğin camiada yenildiği her maçtan sonra söylediği bahanelerden biri.
  10. 20 yıl öncesi için tamamen doğru olabilir hocam.ama esneklik çalışmaları ile kasların sertleşmesi rahatça engellenebilir.ayrıca destek olarak masaj da yapılabilir.illa halterle dambılla da çalışma yapılacak diye bir kaide yok.kendi vücut ağılığıyla da antrenman yapılabilir.mesela jimnastiği ele alalım. o kadar salto, burgu vb... atarlar.bunun için güç lazımdır.ama esneklik de çalışırlar.çünkü açılıp toparlanmak için,sakatlıkları engellemek için vb... gerekir. neyse, bu biraz antrenmanı yorumlama şeklimiz.uzar da gider,ve rodvan beyin antrenman forum konusunda çıkmış olacağız.öğrencileriniz inşallah daha da başarılı olur.
  11. konu biraz sapmaya başlayacak ama ne yazık ki. ama şu olabilirdi:devlet futbola bu kadar para harcayacağı yere, amatör sporcuların yetişmesine para harcasa....burada bahsettiğim olimpiyatlara katılma hakkı elde ederse 1500 cumhuriyet altını değil.bu çok abartı bir ödül.(sonra gariban tekvandocu çocuk turnuvaya katılp para kazanmak için kalp hastalığını gizliyor ve müsabakada kalp krizi....)bu kadar malı onun yerine çocuklar yetişirken yeterli malzeme,harçlık/burs ve organizasyon düzenleme ödeneği olarak verse/finanse etse,federasyonlar ve kulüplere de arkasını takip etmek koşuluyla mali ve idari destek ve okullarda da saçma sapan beden eğitimi dersleri yerine,isteğine ve kabiliyetine göre keşfedilen çocuklara temel eğitim verilip kulüplere yönlendirilse.....bizde çocuk niye okulu iyi okumak zorunda?çünkü spordan fazla sayıda insanımıza iş istihdam edemiyoruz.,avrupanın yaptığı sanayileşmeyi biz yapamıyoruz,pastadan da pay alamıyoruz. çocuklar da yarım yamalak antrenman yapıyor.halbuki ağızlarına biraz bal çalınsa,onlarda çok şey yapar.bir macaristan,ukrayna o kadar spor dalında üst düzey sporcular yetiştiriyorsa bunda sihir yoktur herhalde. okul olayında da çocuklara büyük kıyaklar geçilmemeli elbet,ama sporcu adama da bazı kolaylıklar sağlanmalı.bu kronik sorunun orta yolunu devlet ve okul yöneticileri beraber bulmalı
  12. tam olarak bir antrenörün yapacağı yorumdu.haklısınız, hiç bir antrenman tam olarak aynı olmaz. 4 yıllık(olimpiyatları da düşünüyoruz)-yıllık-aylık-haftalık-günlük antrenmanlara programlanır. teknik-taktik-kondisyon-esneklik antrenmanları çeşitli yoğunluklarda bu programların içinde dahil edilir.kişinin sporu icrasındaki hataları geliştirici özel antrenmanlar planlanır.size şu yönden katılmıyorum.bizim türk kulüp ve mill takımlar sağolsunlar;kondisyon çalışmasının sadece pasif dönemde ciddi olarak yapılması gerektiğini düşünüyorlar.bence hafta içinde dayanıklılık ve hız antrenmanlarının da yapıldığı antrenman programları hazırlanmalı.kondisyon,öyle 3 ay yapıp bütün sene sporcuyu götürmez.sporcu 14-20 yaş arasıysa yurtiçinde belki sırıtmaz,ama üst düzey sporcu olmasının yolu buradan geçer ;(türkiyenin üst düzeyi değil,avrupa ve dünyanın üst düzeyi).türk sporcularının en yetersiz olduğu bölüm kondisyon.en çok seyredilen futboldan tutun,tenis,yüzme,masa tenisi de buna dahil. rıdvan beylerin antrenmanı sigara bölümü hariç,hobinin çok ötesinde ve kaliteli denilebilecek bir antrenman(hobi için oynayanlara göre oldukça kaliteli).kaldı ki rıdvan bey ve partneri 35 yaş ve üstü. yani bu yaş artık spordan uzaklaşma yaşı (üst düzey performansı yavaş yavaş azaltma dönemi.)
  13. fatih ökten

    En Iyi Seri

    xiom sigma ve omega serileri.
  14. teknik tamam da, kondisyon bu gidişle sigaranın yardımıyla yakında dibe vurur.sizden bir gömlek aşağıda ama atletik bir oyuncu iki set sizi rallilerde zorlarsa,gerisini de takır takır alır. :) ikinci olarak,çoklu top çalışmasını buraya yazmamışsınız.bir videonuzda görmüştüm,umarım onu devamlı yapıyorsunuzdur ve ayak çalışmasını da çoklu topun içinde yapıyorsunuzdur. üçüncü olarak kontra ataktan/spinden bahsetmemişsiniz.3-5 metrelerden karşılıklı spin çalışmak da iyidir. defansif oyuncularla karşılaşmalarınızda süpriz olmaması için 1 uzun pütür raketi ve1 anti spin raketi hazırlayıp biribirinizi savunmaya karşı çalıştırmak. top çalışmasından ayrı olarak ayak çalışması.ister evde,ister işte...çok faydası olur. (ama bu cigara içtiğiniz sürece ayak çalışması yapmak zor gelir.çünkü iki ayak çalışması yapsanız,sigaranın balgamı hemen boğazınıza yapışır ve ciğerlerinizde de yanma olur.)
  15. sitede iyi bir tarama yaparsan çok faydalı tavsiyeler var.bir değil,birkaç forum konusu.sorunun cevabını onların içinde arasaydın güzel olurdu. çok basit bir tavsiye: internetten üst düzey oyuncuların maçlarındaki servis atış ve karşılama anlarını yavaş çekimde defalarca seyret. hem düz el sağ/sağ (sol/sol) hem de ters el (sağ/sol) hangi falso/kesiğe nasıl bir karşılama yapıyorlar,bunları incele sonra bunların antrenmanını yap (maçını değil.maçı,artık o servisleri belli bir kalitede karşılayacağını antrenmanda gördükten sonra yap) iyi servis atan bir antrenman arkadaşı bul.önce bu falso ve kesiklerin ne olduğunu anlamaya çalış.sonra her bir karşılama tekniğini defalarca uygula. bir servisi birkaç şekilde karşılamak mümkün. ama bunların hepsini birçok kez çalışman gerekiyor.iki vuruş yapıp beceremezsin.
  16. etrafımdaki halı saha gladyatörlerinin ve bazı sözde spor duayenlerinin "zevkli ama spor değil bu" laflarından esinlendim. :)
  17. bunlar bence oldukça vasat sözler.içinden mas tenisini at,yine uyar.örnek: "yaşam zordur,ironman/gerçekleri itiraf/yemek yapmak/geri geri yürümek/ çok daha zordur dünyanın sekizinci harikası:harika avcı/sürmene/istanbul.... yani o sözler masa tenisine has değil.
  18. ‎'If you want to win in Table Tennis you must hit every ball with a purpose (masa tenisinde kazanmak istiyorsanız,her topa bir amaçla vurmalısınız" Daniel Ives- tabletennisdaily.co.uk sitesinin kurucusu ve masa tenisi sporcusu "hayatta ve sporda yaptığınız her hatayı telafi edebilirsiniz,masa tenisinde ise asla!" fatih ökten-devlet adamı ve sporcu :) "masa tenisini spor olarak kabul etmeyenler,sporu güç gösterisinden ibaret sananlardır." fatih ökten "topa vurmayı düşünme;tahtayı,topu,spini ve falsoyu hissetmeyi,onlarla bir hareket etmeyi düşün.işte o zaman masa tenisini anlamaya başlarsın." f.ö
  19. yo sağolun,terşekkür etmesini beklemiyordum zaten.çünkü soruyu soruş tarzından belliydi."sürantrene diye birşey varmış". :) umarım size biraz faydalı olmuştur.zaten soran çoktaaan kaybolmuş.
  20. bu tahtayla hiç oynamadım.tahtanın fiyatı çok pahalı olduğu ve bunun neden böyle olduğunu merak ettiğimden birkaç yer araştırmıştım,oynamak için o kadar para vermeyi düşünmüyorum :). klasik zhang jike; tbs ve viscaria ile aynı paralelde. üçünün arasında en yavaş ve yumuşak olanı.(aralarındaki fark öyle fazla da değil).bunu uzun bir süre önce şurada okumuştum,birçok yerde çeşitli karşılaştırmalar var,ama bunu çok beğenmiştim.http://tabletennisonline.org/blades/zhang-jike-vs-viscaria-vs-timo-boll-spirit/ ileriki bir dönemde innerforce zlf veya zhang jike ı almayı düşünüyorum. zhang jike ı, viscaria dan biraz daha yavaş ve kontrollü olduğu için, innerforce zlf yi ise çok büyük methiyeler edildiği için.bakalım,duruma göre :) super zhang jike ın ise sert bir tahta olduğunu öğrenmiştim.ayrıca gerçek bir off+ yumuşak olmaz diye düşünüyorum. timo boll un tekniği bence de göze çok hoş gelmiyor.(ama o tekniğe sahip olmak isterdim,ma long olmasın da tb olsun,o da yeter bana)aynı alman milli futbol takımı;baktığında fazla birşey yok ama dünya klasmanında kendine yer buluyor mutlaka.zhang jike henüz istikrarlı değil.ma lon;gerçekten komple bir sporcu.teknik,taktik,sporcu ahlakı vb....ma long sporcu.zhang jike ise daha 16 yaşındaki çocuk ayarında.daha çok ekmek yemesi lazım. bir de bir reklam yapayım:rıodvan beyin tahtalarını neden merak etmiyorsunuz?masa tenisine ara veripp geri döndüğümde bir karar vermiştim.önceliğim el yapımı tahtalar olacaktı. araştırmalarım sonucunda borko,ross leidy,bbc,osp,american hinoki ve richar smiths isimli şahıs ve üreticileri gördüm.ross leidy aslında onlardan bir adım öndeydi.çünkü diğerlerinin bulamadığı bazı kompozit ve ağaç malzemeleri bulabiliyor.ama bunun bedeli de ona göre fazla.sonra bir baktım,aaa türkiyede de tahta yapan birisi var.yabancılara verdiğimiz primi,şansı,güveni,parayı,desteği niye bir türke,yerli malına destek vermiyoruz dedim. hani diyorsunuz ya merak,ben de bunu merak ettim.rıdvan beyle konuştuğum kadarıyla farklı tahtalar de üretebilir ama önce şu ankileri satması ve devamında yeni siparişler alması lazımmış.buyrun, size tahta :) rosewood,mapplewood,ebenholdz.... destek verillse zylon,Zephylium,arylate,aramid,kevlar..
  21. internette antrenman bilgisi ve sporcu sağlığı ile ilgili birçok pdf ve html formatındaki dokümanlarda mevcut. bir tanesi http://www.vucutcu.com/forum3/printview.php?t=4121&start=0 antrenmanın amacı, sporcuların varolan sporsal potansiyellerini bilimsel yöntemlerle geliştirmek ve zaman içinde yüksek bir sporsal verime ulaştırmaktır. Sürantrenman ise fiziksel ve zihinsel yorgunluktan kaynaklanan performans kaybıdır.Uzun süren ve oldukça yüksek yoğunluktaki yüklenmeler sonucunda organizmada yorgunluk oluşur.Kural olarak en yüksek şiddetteki yorgunluklar 24-48 saat içinde başlangıç noktasına döner.Eğer bir sporcunun tüm yüklenmesi (antrenman, meslek, okul nedenleri ile) onun performansının ve yüklenme yeteneğinin üstüne çıkarsa sporcu sürantrenman ortamına girer. Sürantrenman yorgunluğu devamlı olarak arttıracaktır. Uygulanan bir yüklenme sonrası, sporcunun performans yeteneği tam olarak yeniden toparlanamayacak ve sürantrene koşulları ortadan kalkıncaya kadar devamlı düşen bir grafik çizecektir SÜRANTRENMANIN NEDENLERİ *Yetersiz dinlenme *Bozuk uyku düzeni *Beslenme Alışkanlığı *İçki-nikotin-fazla kafein alımı *Çevresel Faktörler *Psikolojik Yüklenmeler *Yaşam stili- Düzensiz yaşam tarzı *Biyoritim *Enfeksiyonlu hastalıklar SÜRANTRENMAN BELİRTİLERİ *Sporcunun gücünde düşme (Dayanıklılık,kuvvet ve sürat düşer.) *Uzun süren yorgunluk (Dinlenme süresi uzar.) *Psikolojik belirtiler (Kusur bulma,her an kavgaya hazır olma,isteksizlik,depresyon,tedirginlik) *Günlük yaşamda değişmeler *Neşesizlik *Düşük konsantrasyon yeteneği *Uykusuzluk *Gece terlemeleri *İştahsızlık *Kilo kaybı SÜRANTRENMANIN GİDERİLMESİ *Öncelikle yüklenme azaltılmalı ve sporcuya dinlenme olanakları sağlanmalıdır.(Aktif dinlenme, masaj, banyolar, zengin vitaminli yiyecekler gibi.) *Pasif dinlenmelerden kaçınılmalıdır *Dengeli beslenme, *Antrenmanlar arasında yeterli dinlenme periyotlarının verilmesi, *Düzenli uyku, *Düzenli ve sorunsuz özel yaşam, *Antrenmanları sürdürmek için yeterli motivasyon ile bir takım olumsuzlukların önemli ölçüde ortadan kalktığı görülür. buna ek olarak: özellikle koşu,kayak,yüzme,pentatlon gibi sporlarda antrenman programlarını uygulamadan evvel,sporcunun eşik hızı(thershold speed) bulunur.(laktik asit sorunu olmadan,performansında/doğru formda düşüş yaşamadan o sporu belli bir tempoda yapabildiği hız.) buna göre dayanıklılık 1-2-3 ve sprint 1-2-3 antrenmanları planlanır.bu hızı bulurken çeşitli yöntemler,antrenmanı planlarken çeşitli kriterler vardır.uygularken de bazı başka kriterler.(bunlar bilimsel hikaye.burada bahsetmeyeceğim.çok merak edersen bunları da internette bulursun. mesela dayanıklılık 2 antrenmanı veya spr 2 antrenmanını her gün uygulayamazsınız,arasında belli dinlenme süresi olmalı [12-96 saat arası,antrenmanın tipine göre] ve daha hafif,tekniğe-taktiğe dayalı antrenmanlar yapılmalıdır. (türkiyede bazı bilimselllikten uzak ve sabırsız hocalar hormonlu domates veya tavuk yetiştiririr gibi en sert antrenmanları uygular.15 yaşına geldiğinde çocuk malulen emekli).uyguladığınız takdirde sürantrenman ve devamında ciddi sakatlıklar ile sağlık problemleri ortya çıkar. veya düzgün antrenman yaptınız ama sekiz saat uyumadınız. (ağır antrenmansa 9 saat.sakın az uyku bana yeter demeyin. belki sporla iştigal olmayan veya günde sadece yarım saat koşmayı veya sadece iki ağırlık kaldırıp biseps şişirmeyi spordan sayanlar için 6-7 saat geçerli olabilir ama ciddi olarak sporla uğraşanlar 8 hatta 9 saaat uyumalıdır. sporcular için "sadece aptallar 8 saat uyur" kitabınının ilkeleri geçerli değildir.üst düzey performans sporcuları iki yarış arasında bile ekstradan hemen uyur.toplamda 9 saat kadar uyurlar.). bir sonraki antrenmanda fiziki hem de psikolojik yeterliliği sağlayamazsınız. bunu devam ettirirseniz bir sonraki antrenman daha da zorlaşır ve sonunda şalter atar. veya;antrenman yaptın ama olması gerektiği kadar karbonhidrat-protein ve yararlı yağları yemedin,antrenman sırasında kaybettiğin elektrolitleri (tuz,bikarnonat,sülfat,magnezyum,potasyum vb....maden suyunun içeriğinde de elektrolitleri görebilirsin) tamamlamadın,yine toparlanamazsın ve performans düşer sürantrene olursun. antrenmanı yaptın,gittin alemlere cigara-alkol aldın.bu maddeler seni,kaslarını ve organlarını uyuşturur,dinlenme sürecini sekteye uğratır.özellikle türk sporcular yıllarca dış ülkelere müsabakaya gidince iplerini kopartıp bunu yapıyordular. nasılsa birinci olamayacaklar ya,o zaman sorun yok anlayışı vardı.bunun dışında birçok genç sporcu,gençliğinin gücüne güvenip sigara alkol alır ve birkaç yıllık süreçte kaybolup giderler. antrenman yaparken yoğunluk planlaması,dinlenme,yeme içme dikkatli planlanmalı, psikolojijk,fiziksel(kas-eklem yapısı,kalbinin durumu,herhangi bir organda sorunun olup olmadığı vb...) ve çevresel faktörler de göz önünde bulundurulmalıdır. bir örnek vereyim:üniversiteyi kazanmak istiyorsun.en geç liseye başladığında artık ciddi bir çalışma programı uygulamaya başlamalısın.ciddi derken deli danalar gibi sabahtan akşama kitaplara gömülmek değil bu.ama günde en az 2 saatini,bazen de 4-5 saatini buna ayırmalısın.haftada 1 gününü veya 5 günde 1 gününü tamamen başka şeylere harcayabilirsin.bazen formül çalışmalı,bazen örnek soru çözmelisin.sıkılınca sözel konulara geçmeli,çok sıkıldıysan ara vermeli,daha da sıkıldıysan başka birşey bulmalısın.bu arada vakit ayarlaması yapıp sporunu,sinemanı,arkadaşlarını,sosyal faaliyetlerini de ihmal etmemelisin.böylece hep moral,motivasyon ve odaklanmanı belli bir seviyede tutabilirsin.
  22. çok spinli,daha da hızlı,orta mesafede oldukça etkili.sert ve biraz fazla üst düzey sporcular için. bunun yerine başlıkta belirttiğin euro versiyonunu al.spin hemen hemen aynı,biraz daha yavaş,kontrolü de daha kolay.sertliği orta seviyede,daha hafif. xiom lastiklerle ilgili ufak bir tavsiye vereyim. tour ve pro etiketli olanların anlamı şu:çok profesyonel ve üst düzey turnuvalarda oynayanlar için demek.euro olanlar biraz daha yavaş ve orta sertlikte,elite ise oyuncu daha da yavaş ve yumuşak lastik demek. tour ve pro olanlar genellikle sert ve ağır oluyor.
  23. Butterfly Zhang Jike 130$ Butterfly Zhang Jike ALC 162$ Butterfly Zhang Jike ZLC 237.99$ Butterfly Zhang Jike Super ZLC 350$ bunlar tabii ki yurtdışı ortalama fiyatlar.10-20 dolar artar,azalır(veya 50 dolar artabilir).sanırım 1500tl ürkiye fiyatı.%10-20 neyse,iki katı biraz haddinden fazla.bunda da sanırım şu önemli:türkiyede kaç kişi bu tahtayı alır?butterfly ın oyuncusu,birkaç paralı kulüp oyuncusu ve birkaç paralı kolleksiyoncu. o yüzden saıtıcılar, "madem sürümden kazanamıyorum,o zaman tek alandan iyi kar edeyim" diyor.hayırlı işler. bahsettiğiniz tahta off+ klasmanında ve oldukça sert bir tahta.hem yumuşak hem ofansif olsa neyse de,sert ve ofansif tahta bulmak zaten oldukça kolay ve ucuz.üst düzey oyuncuların çoğu gerçek off kategorisini tercih ediyorlar.hatta bu tahta serisi aslen dünya şampiyonu da olmuş bir çinli bir oyuncu olan zhang jike adına çıkarılmış ama kendisi hala viscaria kullanıyor. o tahta da dışarıda 120-160$ arasında,türkiyede 400-500 tl aralığıunda. butterfly tartışmasız en geniş yelpazede ürün sunuyor.kalitesi tartışılmaz,ama fiyatları da çok daha uçuk.bir zamanlar viscaria ve tbs vardı bende.şimdiki aklım olsa, hayatta almazdım (viscaria nın tadı damağımda olsa bile).belki daha uzun ömürlüdür,daha farklı hissi vardır ama o parayı bence haketmiyorlar.(çok üst düzey oyuncuysanız durum farklı) bizlere ve hatta j.o waldner gibi efsanelere bile off-, off- ile off arasındaki hızlarda olan tahtalar fazlasıyla yeterli.lastiği biraz daha hızlı alırsanız daha da hızlanırsınız.super,mega,giga lara evet,hiç gerek yok!
  24. evet bence de hangi tarz bir defansçısın?pütürlü lastik,anti lastik veya chop lastik mi kullanıyorsun,yoksa normal(inverted) lastikle mi yapıyorsun?en güzeli oynama stilini,bir maçını ve yaptığın bu hataları da videoya çek ve bir siteye upload edip link aç.böylece tavsiyeler çok daha net,düzeltmeye yönelik antrenman teknikleri üzerine olur. teorik olarak burada anlatılmaya kalkılsa kısa bir hikaye ortaya çıkar ve yazılan bu hikayeyi kafanda canlandırman çok zor olur.
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgi

Bu sitede size daha iyi yardımcı olabilmek için çerezler kullanılır. Çerez ayarlarınızı buradan yapabilirsiniz, veya devam ederseniz çerez kullanımını kabul etmiş sayılırsınız..