Jump to content
Masatenisi.org Forum

Levend

Üyeler
  • İçerik sayısı

    427
  • Kayıt Tarihi

  • Son ziyaret

  • Kazandığı gün sayısı

    76

Levend kullanıcısının tüm içeriği

  1. Aslında diğer başlıktaki yazımı yazarken, gelecek cevaplara ya da konunun ilerlemesi durumunda başka yazı yazmamaya kesin kararlıydım. Ancak son gelinen durum ve yazılan yazılar neticesinde son kararım, bir daha hiç yazmamak. Hayırlı olsun forumunuz da trolunuz da kişisel kinleriniz de…
  2. Sayın moderatör, kusura bakmayın lütfen ama sizin eğer bu 502 lakabını kullanan kişinin bir trol olduğu konusunda şüpheleriniz varsa, bence bunun sebebi sadece şunlardan biri olabilir. 1) Siz bu forumu takip etmiyorsunuz! ( ihtimal dahilinde olduğunu bile düşünmüyorum. Sadece olasılık sayıyorum ) 2) Siz “trol” ne demek, bilmiyorsunuz! 3) Geçmişte Tsubasa ile onun moderatör, sizin kullanıcı olduğunuz dönemden kalma çözülmemiş bir hesaplaşma var. (Ben bu foruma ilk girdiğimde çok eski tarihlere kadar birçok başlığı baştan sona okudum. Okumayı severim) Bu arada ikinizi de tanımam. Sadece yazılardan… Gelelim benim fikrime… Başta Ertan Bey olmak üzere, bu forumun yetkilileri ( ki Emre daha gelir gelmez müdahele etti, onu ayrı tutuyorum.) Bu trole müdahele etmeyerek forumun kullanılmasının, kişilerin rahatça bilgi paylaşımında bulunmalarının (doğrudur, yanlıştır) engellenmesine müsaade ediyorsunuz! Görmüyor musunuz? Bu mahluk foruma girdiğinden beri özellikle daha az aktif kullanıcılar bu çamura saplanmamak için yazmaz oldular. Aktif üyelerin de çoğu bu laf ebesi ile aynı seviyede olmamak adına kendilerini çektiler. Her başlıkta, ya yazan kişilerin Türkçe’sini ya fikirlerini alaya alan, kendisi ise uzun uzun ve anlaşılmaz yazılar yazan, belli ki işi gücü olmayan ama bol miktarda psikolojik sorunu olan bir sanal kişilik koskoca forumu sabote ediyor. Biz ise burada trol ne demek?, kim 10 yıl önce niye mesaj kutusuna bakmışı tartışıyoruz. Bu forum an itibarı ile işlevsiz haldedir. Bunun sorumlusu da bir sanal virüs ve bu duruma göz yuman yönetim anlayışıdır. Şimdi siz ya benim yazımı sileceksiniz ya da bu başlığı kilitleyeceksiniz! Buna sebep olarak da yukarıda kullandığım ifadelerin içinde hakaret unsuru olduğunu ileri süreceksiniz. Ancak kelimelerim hakaret değil, durumu özetliyor! Ayrıca kim olduğu belli olmayan bir trole söylenen sözler hakaret değildir! Sakın bana kimse “forumlarda kişiler ismini açıklamak zorunda değil” falan demesin. Bu forum öyle bir yer değil! Çoğu insanın kim olduğu gayet net belli. Nerede kaldı ki, defalarca forum buluşmaları yapılmış bir ortam burası… Sevgili bellek, Siz ihtiyaç olan bir dönemde eliniizi taşın altına koyup, burada görev aldınız. Bizlere hizmet ettiniz ve ediyorsunuz. Sizinle bir kaç mesaj diyaloğumuz da oldu ve bu süreçten şahsınıza karşı hiç bir negatif düşüncem yok, bilakis tam tersi! Ama yukarıda yaptığım tüm eleştiler de bu konuyu ele alış biçiminiz ile ilgili. Hatta sadece sizi değil, sevip saydığım, beraber vakit geçirmekten keyif aldığım sevgili Ertan Beyi de kapsıyor.
  3. Yukarıda yazan yoruma katılıyorum. Bu tür datalar bazen bir fikir verebildiği gibi bazen de çok yanlış çıkarımlara sebep olabiliyor. Kişinin kendisine en uygun ekipmanı seçebilmesi için ya akşam rüyasına beyaz sakallı’nın girmesi ya da sonrasında “EJ”’lik müsibetine dönüşebilicek şekilde sürekli malzeme satın alması gerekiyor. Bunların dahi kesin netice vermediği bire bir tecrübe ile sabittir. Bir tahtayı ya da lastiği başkasından kısa süreliğine alıp denemek ise belki de en zararlı seçeneklerden biridir. Çünkü o kısa sürede sadece belirli vuruşlardaki performans test edilip, karar verilir (örneğin top spin, şutop) Sonrasında kendin aldığında birçok başka vuruşta tam aradığın özelliklerin olmadığı anlaşılır. Zaten bir ekipman test edilecekse kombinasyonun bir bölümü tanıdık olmalıdır. Tahta deniyorsan lastik, lastik deniyorsan tahta… Aslında bu konuda sayfalarca yazabilirim ama ana konudan uzaklaşmadan, yukarıda bahsi geçen belki “bilimsel” öğeler taşıyan ama kesinlikle “pratiksel” öğeler barındırmayan o sitenin içeriğinden medet ummayı tavsiye etmem. Bu arada bir de dip not vermek isterim. Geç de olsa anladım ki, kişiye en uygun ekipman son birkaç aydır kullandığı ekipmandır.
  4. Levend

    Tahta tavsiyesi

    Donic WLC hinoki üst katmanlı, ortası kiri, aralarda da karbon katmanları olan 3+2 yapıda bir tahtadır. Her ne kadar hinoki katmanlar pek kalın olmasa da (ve pek üst kalite sınıfında) neticede bir nevi Butterfly Gergely, Sardius, Schlager karbon vs klonudur. Aynı markanın “Original Carbospeed” modeli ile benzer yapıda olsa da hızı daha yavaş, kontrolü daha yüksek bir tahtadır. Bence fiyatına göre iyi bir tahtadır. Bahsettiğiniz zıplaklık meselesi sanırım hinoki katmanların katapultunun yüksek olmasından kaynaklanmakta… Farklı lastiklerle daha iyi sonuç alabilirsiniz. Diğer yandan yeni tahtanız da pek tabii ki üst kalite bir tahta ve Siz de uyum sağladı iseniz, hayırlı olsun.
  5. Levend

    Tavsiye

    Kısa pütür ile atak oynamak niyetiniz yoksa 1.5 mm üstünde bir kalınlığı tercih etmemenizi tavsiye ederim.
  6. Donic Appelgren Allplay tahta ve Yasaka Original Extra lastikler Maliyeti daha da düşürmek için, aynı tahtaya LKT Rapid Soft lastikler
  7. Levend

    Kısa pütür

    Merhaba. Killer kullanımı çok zor bir lastiktir. Daha öncesinde çeşitli kısa ve orta pütürler ile tecrübe kazanmış birçok oyuncu dahi, kullanmaya başladıktan bir süre sonra vazgeçtikleriini bilirim. Sorduğunuz sorunun genel durumu itibarı ile pek tecrübeli olmadığınız kanaatine vardım. ( Yanıldıysam kusura bakma lütfen) Bence killer kullanmadan önce kullanımı daha kolay olan kısa ve orta pütürler ile kendinizi deneyin ve ona göre karar verin. Gelelim sorunun diğer kısımlarına. Ben kendi adıma tahtanın ön ve arka yüzde kullanılan lastiklerin uyumu ne demektir hiç bilmiyorum. O uyumu fh ve bh oyun tarzınız içinde aramalısınız. Tahta konusu da oyun stiliniz ve gücünüz ile alakalı olmakla birlikte, şu pütür meselesini çözene kadar karbonsuz, hisli ve all+, off- bir tahta tavsiye edebilirim.
  8. Son yıllarda bu forumda en beğendiğim yazı. Sevgili Emre İlgisiz gönderileri sileceğim demiş. Evet benim bu iletim de ilgisiz. Hatta belki yukardaki yazı da… Ancak aslında yukardaki post bir başka başlık altına girecek olsa ( ki o başlığın adı “Forum Öldü mü” ) hedefi tam onikiden vuran bir yazı! 502 rumuzlu sanal laf ebesi bu siteye musallat olduğundan beri, insanlar üstlerine bulaşmasın diye ne konu açıyor ne de açılan başlıkların altında fikirlerini beyan ediyor.
  9. Tahta ve lastik mevzusuna girmek istemiyorum. Çünkü neticede ithal ürün üzerine Türkçe marka yazılıp satılıyor. Zaten Çin diye bir gerçek varken daha iyiyi daha ucuza üretmek hayal. Beni esas ilgilendiren masalar ve diğer salon aksesuarları. Neticede ahşap, metal, boya vs. Bu kocaman ağır malzemeleri ithal etmek anlamsız. Avrupa’da ya da Japonya’da hangi kalitede üretilebiliyorsa burada da aynısı yapılabilir. Nükleer teknolojiye ihtiyaç yok. An itibarı ile ufak tefek eleştiriler var ama bence bu bile yeterli. Özellikle hakem masası ve diğer salon mobilyası üretimi ise çok olumlu. Hele o karton havluluklara anormal paralar ödenmesi çok gereksizdi. Umarım burada kalmaz. Arz talep dengesi doğrultusunda başka firmalar da girer ve yerli rekabet ortamı da oluşur.
  10. Levend

    Spinlord Waran

    Waran Avrupa’da, özellikle de Almanya’da çok tutulan bir kısa pütür lastik. Almanlar genelde FH tarafında tercih ediyorlar, çünkü hem hızlı hem de makul seviyede spin üretebiliyor. Bunların yanısıra kullanımı nispeten rahat olan bir lastik. Genel anlamda bir tavsiye vermeyi pek tercih etmiyorum ama kısa pütürler genelde çok uzun ömürlüdür.
  11. Levend

    2021 TMTF Başkan Adaylığı

    Geçtiğimiz günlerde bir arkadaşım Facebook’da bir başka adayın tanıtımını paylaştı. Tanıtımda uzun uzun ismi geçen şahsın masa tenisi kariyeri anlatılmıştı. Oldukça da başarılı gözüküyordu. Ancak yöneticilik tecrübesi konusunda tek bir kelime bile yer almamıştı. Belki vardır belki yoktur, bilmiyorum ama bir federasyon başkanı adayının tanıtımında muhakkak yer alması gereken bir bilgi ve bu alandaki başarı düzeyi sportif olandan daha önemli. Oysa sizin spor yöneticiliği konusundaki yeteneklerinizi aday olmadan önce de takip ediyorduk. Bunun yanı sıra gerçekçi hedefler için bir planın olması ve iyi bir ekip çalışmasına liderlik edebilecek vasıflara da sahip olmak buradan bakınca göze hoş geliyor. Gençliğin verdiği enerji ve dinamizm de ayrıca umut verici. Toparlarsam, adaylığınızı ve yukarda yer alan tanıtım metninizi tebrik ederim. Umarım en uygun aday kazanır. Not: Verilen linklerde ekibiniz hakkında herhangi bir bilgiye rastlayamadım. Eğer benim beceriksizliğim ise kusura bakmayın. Ama öyle değilse, önemli bir eksiklik.
  12. Cımbızla kelimeleri çekip, masa tenisi ile alakasız konuları sakız gibi çiğneyip, kendince bi şeyler zırvalıyorsun. Ben senin yazdıklarınla ya da internet patentli bilgileri papağan gibi buraya kopyalamanla ilgilenmiyorum. Elin değmişken, bir de şu “ tükürdüğünü yalayan adam” olmak nasıl bir duygu? Onu da alıntılayıp anlatsaydın. Ben o işleri bilmem, nasıl raks edilir, nasıl kaz çevrilir? Sen bana onu anlat. belki ilgimi çeker.
  13. Şimdi ben de bunu yazarken, kendi kendime dedim ki, “ ya şimdi bu çok bilmiş gelip de yine ukalalık yapar mı?” Sonra düşündüm, “ yahu tamam tükürdüğünü yaladı !!! Yazmaya devam ediyor ama gereksiz işlerle uğraşmayacak herhalde” diye... Ama huylu huyundan vazgeçmiyor işte... Şimdi burada gereksiz yere kimya konuşacağız. Peki karbon lifi nasıl yapılıyor Bay çok bilmiş düzeltici? Madenden çıkan kömür liflere mi ayrılıyor? Sen şimdi internetten bakıp, bilgiçlik taslamadan yazayım. Bileşeni içinde katran vardır yani naylon ve orlon sıvı kabul edilecek vizkozitedeki karbon esaslı malzeme olan katran ile birleşir. Kısaca anlatımda ifade ettiğim üzere, “emdirilmiş, batırılmış, birleşmiş” vs vs desem ne fark eder? Sen bu konuya ilk cevap yazdın. Klasik çok şey yazıp hiç bir şey anlatamayan üslubunla... Ben ise arkadaşa kısaca genel bilgi vermeye çalıştım. Kimya dersi değil ! Yahu gözünü seveyim düş artık şu forumlarda bi şeyler paylaşmak isteyenlerin yakasından!
  14. Madem genel hatları sormuşsun, genel ve kısa bir cevap yazmak istedim. Yukarıda harflerin yan yana gelerek sonuna da bir “C” ile biten malzemeler aslında sentetik malzemelerden dokunmuş tekstil ürünlerdir. Sonrasında karbon emdirilerek işte o son harfi “C” olan hallerini alırlar. (Tekstil derken tabii bunlar kıyafet için değil. Biz “genel” ilkesinden devam edelim...) Ancak araya hemen şunu eklemekte fayda var ki, bunların bazıları da karbonsuzdur. En sık rastlayacağın örneği “ZLF” gibi... Ne işe yararlar? (yine genelleme ile devam...) Katmanların arasına girerek hızı, “sweet spotu”, topu tahta üzerinde tutma süresini vs. arttırırlar. Bununla beraber tahtanın atış açısına etki ederler. Buna karşılık farklı seviyelerde olmak üzere top hissinin azalmasına ve tahta fiyatının artmasına :) sebep verirler. Bu noktadan sonra devam edersem, genelleme tarifinin dışına çıkacağımdan ve zaten bazı bilgiler de subjektif olacağından, benden bu kadar.
  15. Görünüşe göre haklı çıktın. Çin milli takımı açıklandı. Ma Lang & Fan Zhendong bireyselde temsil edecek, Xu Xin de takım müsabakalarında onlara eşlik edecek. Xu ayrıca Liu Shiwen ile mix takımda yer alacak.
  16. Genelde en az çift kat sürmekte fayda var. Tabii en az tek kat ta tahtaya sürmeli... Şeffaf hale geldiyse tekrar fön makinasına gerek yok. Fön makinası şeffaf hale getirme işini hızlandırır. Bir sorun olursa söküp tekrar yapıştırabilirsin.
  17. İnternet üzerinden toplam uzunluğu saatler değil, günler sürecek kadar eğitim videosu izledim. Bu çok farklı, çünkü öğrenci pozisyonunda olan kişi gayet natürel hareket ediyor. Yani ortada bir kurgu yok. Eğiten de çeşitli durumlara göre, eksiği, hatayı ya da doğruyu söylüyor. Yani izleyen kendisini öğrencinin yerine koyabiliyor. Ben çok beğendim. Paylaşım için teşekkürler
  18. İşte tam da benim bahsettiğim sıkıntı bu. Eh bu kadar tecrübeli ve bilgili bir arkadaş bile sıkıntı çekmişse benim durumum normal. Zaten benim söylemek istediklemi de daha net fade etmiş. Hatta yukardaki yorum bana ayrıca ısık tuttu. Ben çok fırçalayarak oynuyorum. Şutlarımda bile eğer top masadan çok kalkmamışsa spin ile şut arası bir açı ile fırçalayarak vuruyorum. Demek ki tutarsızlık buradan kaynaklanıyor olabilir. Çünkü blokta ya da net şutlarda benim istediğim açıyı veriyor (zaten Tenergy serisinde de 64 kullanırdım) İlk antremanda dikkate alacağım bu konuyu.
  19. Bu kadar boşa harcanan efor ve zamandan sonra artık biraz da konu başlığına dönmek istiyorum. Dignics 09C geçen yıl 1 Nisan da piyasaya çıktı. Tam pandemi dönemini ortasında... Avrupa’da ve Türkiye’de spor salonları kapalıydı. Alanlar deneyemedi. Almak isteyenler alamadı. Ben şanslıyım kendi masam var. Daha öncesinde yapılan tanıtımlar sebebi ile çok ilgileniyordum ve hemen de getirttim ve takıp test etmeye başladım. Ben sadece forhendimde kullanıyorum Benim için öyle ilginç bir lastik ki, hem sevdiğim hem de sevmediğim özelliklere sahip. Sevmediğim kısım atış açısının benim için biraz yüksek olması. Sevdiğim özellikleri çok fazla katapultlu olmaması, sertliği, makul yapışkanlı yüzeyi ve “grip” özelliğinin çok iyi oluşu gibi. Benzer özelliklerde gözüken Çin lastiklerine de son dönem moda olan Avrupa hybrid lastiklere de benzemiyor. Ama bir gerçek var ki, kontralar rüya gibi. Blokta aktif ya da pasif fark etmeksizin çok iyi cevap veriyor. Bu noktada yüksek atış açılı başka lastiklerden farklı olarak çok direk gönderiyor topu. Benzer şekilde şut atarken de atış açısı pek problem olmuyor ama işte tam bu noktada biraz sorun yaşıyorum. 1 yıl oldu hala şut açısını tam çözemedim. Bazen düşük gidiyor, bazen bildiğim gibi bazen de yüksek. Yüksek ve düşük gittiği durumların yüzdesini oldukça azalttım ama dediğim gibi tam çözemedim. Benim yetersizliğim de olabilir. Hızı ile ilgili benim açımdan sorun yok ama kesinlikle tüm dignics ve tenergy serilerinden daha yavaş olduğu kesin. Bence katapultu daha yüksek tahtalarda kullanmakta fayda var. Ek olarak bahsetmeden geçemeyeceğim, aynı dönemde Butterfly “Aibiss” adlı başka bir lastik çıkarttı. Bence 09C’ye en yakın en benzer lastik bu. Fakat daha da ser süngerli ve tensör özelliği olmadığı için katapultu daha da düşük.
  20. Aynen katılıyorum ! Eğer amacın bir forum ortamında bilgi almak vermek ise, ne ismini ne resmini belirtmek gibi bir yükümlülük yoktur tabii ki. Ama yok, önüne gelene ayar verip sürekli maraza çıkartan adamsan, ismini ver ki, ciddiye alalım. Kim olduğun belli değilse, zaten bu tür hesaplar için belirlenmiş bir tanım var! ”troll”
  21. Sevgili ve “tek” moderatörümüz, alınmaca darılmaca yok yukarda yazdığım ifadeyi şey gibi görün lütfen! Hani Batman’ı çağırmak için gök yüzüne projektör ile yarasa illüstrasyonu yapıyorlar ya... İşte öyle...
  22. Burası bir masa tenisi forumu ve bir forumdaş Butterfly’ın son yıllarda çıkarttığı en değişik üst düzey lastik üzerine bir konu açıyor. Ne kadar güzel! Aslında olması gereken, gecikmiş de olsa bu başlık altında o lastik ile ilgili bilinenleri, tecrübeleri, merak edilenleri vs vs yazışmak. Ama yok olmaaaz! Oradan hemen “nereden bir şey bulsam da bir maraz çıkartsam, kendimi yüceltip, burada başlık açmak gafletinde bulunan kişinin yanlışını, eksiğini, dil bilgisi hatasını bularak saldırsam diyen bir oyun bozan konuya atlıyor. Başlıyor laf ebeliği yapmaya... işin kötü tarafı forumda insanların yazı yazma bilgi verme hevesini körelten bu adamı zaman zaman forum yönetimi de koruyor. Ben kendi adıma, bu şekilde perde arkasından kaçak dövüşen bir klavye arkası korkağı uzun süredir görmezden geliyordum. Ancak “Psychospin”’in yukarıda yazdığı bir kaç cümle susmamak gerektiğini hatırlattı. Sevgili moderatör ve admin ne kadar gözden kaçırırsa kaçırsın bu perde arkasında saklanan kompleksli insan yüzünden artık millet bi şeyler yazmaya korkar oldu. Yok nokta yanlış, yok büyük harf eksik, yok o dediğin öyle değil vs. vs. Kendisi saklama çabası içerisinde önce garabet ve özenti bir doğu üslubu kullanmaya çalışırken (ki pek beceremiyordu ya...) Sonrasında eski kelimeler ile zorlama ve hatalar ile bezeli eski Türkçe bir üslup peşinde. Niye? Çünkü korkak! O kompleksli kişiliğin kim olduğu anlaşılsın istemiyor. İstanbullu, eski oyuncu (hatta muhtemelen bilinen iyi de bir oyuncu) pütür ile defans oynuyor. Yaş 50 civarı ya da üstü... Eğer kendisi gibi olsa, bir ya da bir kaç kişi kesin tanıyacak. O da bundan korkuyor. Çünkü muhtemelen gerçek hayatta pek de buradaki gibi değil, yani pasif bir kişilik... Şimdi ben bunu yazdım ya, gelip bi şeyler zırvalar kesin. Ama ben karşımda adam isterim tartışmak için. Bak Lütfullah Bey gibi ben de yazıyorum ismimi. Daha önce de yazdım, zaten bu forumdan (ben 5 yıldır bu camiada olmama rağmen) en az 50 kişi de tanıyor beni... Benim adım Levent Ünüvar. Bak klavye arkası delikanlı, ya erkek gibi ismini ve kim olduğunu yaz, seninle çok arzu ettiğin o laf salatası biçiminde istediğin kadar yazışalım. Ya da hiç zahmet etme. Benim kişiliksiz bir sanal karaktere harcayacak vaktim yok. Not: @Psychospin Ben de 09C lastiğini ilk çıktığı aydan beri forhendimde kullanıyorum. Gönül isterdi ki, burada tecrübelerimizi paylaşalım. Ama bu virüs ortalıktayken olmuyor işte...
  23. Kısa pütürler pek “ox” olarak satılmaz. Hele hele süngerlisi olmayıp da sadece “ox” olarak satılan benim bildiğim bir model yok. Bu yüzden Friendship Dr.Evil lastikten bahsettiğini var sayıyorum ki, bu lastik kelimenin tam anlamı ile bir orta pütür lastiktir. Bu pütürün özelliği basık toplar atarak rakibin karşılamasını zorlaştırmaktır. File dibine bloklar ve Arzın merkezine doğru inen şutlar ile rakibin canını fena sıkar. Bu işi iyi yapması da süngeri olmayıp, tahtanın sertliğini kullanmaktan geçer. Spin yeteneği de oldukça düşük bir modeldir. Her neyse, bu lastikten bahsetmiyor olabilme ihtimali ile kısa keseyim. İlla da sünger eklemek istiyorsan ince ve sert bir sünger tercih edilmesi daha münasip olur. Gelelim nasıl yapıştırılacağına... Bu iş için iki ayrı seçenek var. 1) süngeri tahtaya yapıştırıp, pütürü de sonradan süngere yapıştırmak. 2) sünger ile pütürü önceden yapıştırıp, sonrasında tahtaya yapıştırmak. Her iki durumda da bildiğimiz su bazlı yapıştırıcılar ile bu işlemi gerçekleştirmek mümkün. Ancak benim tavsiyem, ince olan yapıştırıcılardan tercih etmek, en azından pütür ile sünger arasında. Eğer ”ince” ifadesi ile neyi kast ettiğimi soracak olursan, vizkozitesi daha az olan tiplerden bahsediyorum. Mesela Revolution Nr1 normal, Donic Vario, Bty Free Chack gibi... Bu arada bir ufak ipucu da o her tarafı ayrı oynayan ox lastiği, süngerin üstüne nasıl oturtacağın konusunda vereyim. Bildiğin yapışkanlı lastik koruyuculardan bir tane alacaksın. Ancak ince kağıt gibi olanlardan değil de daha sert olanlardan tercih et. Sonra bunu lastiğin pütürlü tarafına iyice bastırıp kolay ayrılmayacak şekilde yapıştır (yani kendinden yapışkan kısım ile. Sakın yapıştırıcı kullanma ! ) Bu şekilde, elinde tuttuğun zaman daha stabil bir hal alacağı için epey kolaylık sağlar. Aynı taktiği, zaten direk tahtaya yapıştırmak istediğinde de kullanabilirsin. Hadi hızımı alamadım bir kolaylık daha anlatayım. Bildiğin fırında kullanılan yağlı kağıttan aynı ebattan biraz daha genişi olarak kes. Yapıştırmaya başlamadan önce alt tarafa 1-2 cm mesafeden koy. O kısım düzgün baloncuksuz yapıştıkça yukarı doğru çek ve yavaş yavaş yapışmayı tamamla.
  24. Levend

    11-0

    Öncelikle antreman maçlarından bahsetmediğimizi var sayıyorum. Yani en azından bir veteran turnuvası ya da benzer nitelikte bir maç için yazıyorum. Ben eğer gerideysem rakibimin bana bilerek sayı vermesini hiç sportmence bulmam. Tabii bu benim şahsi fikrim. Ancak olayın başka bir yönü var. Profesyonel oyuncular arasında zaman zaman bu bilerek sayı verme olayına rastlamışsınızdır. Genelde o “şeref” sayısını alan oyuncu hemen arkasından seti bitirecek olan sayıyı benzer şekilde iade ediyor. Bu durumda o set aslında 10 sayıda bitmiş oluyor ve bedava sayıyı hediye eden oyuncu, rakibinin geri dönme ihtimalini ortadan kaldırmış oluyor. Yani bir tanesi 10-0 seri yakalayabiliyorsa, diğeri niye yakalayamasın. En azından sporun ruhunun gerektirdiği biçimde bunun için çaba sarf edemesin?
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgi

Bu sitede size daha iyi yardımcı olabilmek için çerezler kullanılır. Çerez ayarlarınızı buradan yapabilirsiniz, veya devam ederseniz çerez kullanımını kabul etmiş sayılırsınız..